Ara
KUR'AN MEALLERİ: SORUNLAR, ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

AMAÇ VE İÇERİK

27.01.2023 06:49

 

ULUSLARARASI SEMPOZYUM

KUR’ÂN MEÂLLERİ: SORUNLAR, ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

 

Kur’ân’ın bütün bir insanlığa gönderilmesi ve dilinin Arapça olması, Arapça dışındaki dillere çevrilmesi zorunluluğunu da beraberinde getirmiştir. Nüzûlünün üzerinden henüz çok geçmeden Kur’ân pek çok dile tercüme edilmiş ve bu tercümelerle birlikte teknik, üslup ve muhteva açısından çeşitli tercüme sorunları ortaya çıkmıştır.

İlahi kelamın anlaşılması için hazırlanan meâller dolaylı yahut dolaysız olarak Kur’ân’ı doğru anlama ve anlatma iddiası taşırlar. Esasen her meâl sahibi âyetleri kendi bilgi ve düşünce dünyasına göre yorumladığı mini tefsir kaleme almaktadır. Celâleyn tefsiri gibi bir tür Arapça meâl sayabileceğimiz muhtasar eserleri dahi bu kapsamda değerlendirmek mümkündür.

Türkiye’de sayıları yüzlerle ifade edilen meâl bulunmaktadır. Kur’ân’ı anlamaya dönük bu çabaları takdirle karşılamak mümkün ise de özellikle son zamanlarda neşredilen meâllerden bir kısmının ayetlerin cumhur tarafından kabul gören anlamlarını aktarmaktan ziyade meâl sahiplerinin kişisel tercihlerini yansıttığını söylemek abartı olmaz. Meâl okurlarının dinî tasavvurlarını şekillendirmedeki rolü ve Kur’ân’ı belirli görüşler dışında anlamaya imkân vermemesi açısından bu riskli gelişmenin behemehâl kritik edilmesi gerekmektedir.

Kabul etmek gerekir ki Arapça bilmeyen toplumların Kur’ân ile kurduğu diyalog meâller üzerinden şekillenmektedir. Dinin temel kaynağı olarak Kur’ân dışında bir referansın nispeten daha az önemli görülmeye başlandığı modern dönemde bu durum dinin Kur’ân meâlleri üzerinden kâmilen anlaşılabileceği iddiasının da taraftar bulmasına sebep olmaktadır. Masum gibi görünse de bu yaklaşımın dinin sosyal, kültürel, hukuki ve etik perspektiflerini büyük ölçüde sönükleştireceği açıktır. Nitekim sadelik ve kolaylık olarak düşünülen bu din anlayışının sünnet, icma, kıyas, örf gibi her biri din olgusunda önemli bir boşluğu dolduran argümanların devre dışı bırakılmasıyla İslam toplumlarında kaçınılmaz biçimde din adına kaotik bir ortam tezahür edecektir.

Esefle belirtmek gerekir ki günümüzde Kur’ân, en azından bazı mahfillerde, meâller üzerinden ve meâl sahibinin ufku, hayal gücü ve dünya görüşü çerçevesinde anlaşılmaktadır. Oysa Kur’ân’ın doğru anlaşılması ve yorumlanması ile hayata aktarılması iki farklı vakıadır. İlkinde ilim sahibi olmak şart iken diğerinde gerekli olan ihlas ve samimiyettir.

Kur’ân-ı Kerim mecaz, kinaye ve istiâre gibi edebi sanatların yoğun olarak kullanıldığı ilâhî kelamdır. Arapça inen bu kelamın tefsiri ve tercümesi de Arap dilinin kurallarına uygun olmalıdır. Mütercim Arap dilinin inceliklerini bilmeli, benzeri getirilemeyen muʿciz bir kitap ile muhatap olduğunun farkında olmalıdır.

Meâl neşredecek kimsenin ilk dönem Arapçasına, dönemin etimolojisine, semantiğine ve semiyotiğine vâkıf olması gerekir. Tercüme tek bir dil üzerinden gerçekleştirilen bir faaliyet olmadığı için meâl sahibinin kaynak dili/Arapçayı bilmesinin yanı sıra hedef dili de mükemmel derecede bilmesi gerekir. İcra etmeyi planladığımız “Kur’ân Meâlleri: Sorunlar, Çözüm Önerileri” başlıklı sempozyumda yukarıda ta’dâd edilen konuların eleştirel bir bakış açısıyla tartışmayı ve bu sayede neşredilecek yeni meâllere katkı sunmayı umuyor, bekliyoruz.

INTERNATIONAL SYMPOSIUM

TRANSLATIONS OF QUR’AN: PROBLEMS AND SOLUTION SUGGESTIONS

The fact that the Qur'an was sent to all humanity and its language was Arabic brought with it the obligation to translate it into languages other than Arabic. Not long after its revelation, the Qur'an was translated into many languages, and with these translations, various translation problems arose in terms of technique, style, and content.

Translations prepared for the understanding of the divine word, directly or indirectly, claim to understand and explain the Qur'an correctly. In fact, each owner of translation writes a mini-tafsir, in which he interprets the verses according to his knowledge and world of thought. It is possible to evaluate even the concise works, which we can consider as a kind of Arabic translation, such as the Tafsir al-Jalalayn, in this context.

In Turkey, there are Qur’an translations whose numbers are expressed in hundreds. Although it is possible to appreciate these efforts to understand the Qur'an, it would not be an exaggeration to say that some of the translations that have been published recently reflect the personal preferences of the translators rather than conveying the meanings of the verses accepted by most Muslim scholars. This risky development should be criticized, in terms of its role in shaping the religious conceptions of the readers of the translations and not allowing the understanding of the Qur'an apart from certain views.

It must be admitted that the dialogue of societies that do not speak Arabic with the Qur'an is based on translations. In the modern period, when a reference other than the Qur'an as the main source of religion is seen as relatively less important, this situation causes the claim that religion can be understood perfectly through the translations of the Qur'an to find supporters. Although it may seem innocent, this approach will greatly trivialize the social, cultural, legal, and ethical perspectives of religion. As a matter of fact, a chaotic environment in the name of religion will inevitably appear in Islamic societies when this understanding of religion, which is thought of as simplicity and convenience, disables arguments such as sunnah, ijma, qiyas, and custom, each of which fills an important gap in the phenomenon of religion.

It should be noted with regret that today the Qur'an is understood, at least in some gatherings, through translations and within the framework of the translation owner's horizon, imagination, and worldview. However, the correct understanding and interpretation of the Qur'an and its transfer to life are two different cases. In the first, it is necessary to know, while in the other, what is required is sincerity and intimacy.

The Qur'an is the divine word in which literary arts such as metaphor, allusion, and allegory are used extensively. The interpretation and translation of this Arabic divine word must also comply with the rules of the Arabic language. The translator should know the intricacies of the Arabic language and know he is dealing with a miraculous book that cannot be matched.

The person who will publish the Qur’an translation must know the early period of Arabic, the etymology, semantics, and semiotics of the period. Since translation is not an activity carried out through a single language, the owner of the translation must have perfect knowledge of the target language as well as the source language/Arabic. We hope and expect to discuss the above-mentioned issues with a critical perspective and thus contribute to the new translations to be published in the symposium titled "Quran Translations: Problems and Solution Suggestions" that we plan to perform.

 

الندوة الدولية

أعمال الترجمة لمعاني القرآن الكريم: قضايا وحلول

بما أن القرآن الكريم أنزل إلى البشرية جمعاء ولغته هي اللغة العربية، احتيج إلى ترجمة معاني آياته إلى لغات أخرى غير العربية بصورة ضرورية إلزامية. ولم تمضِ على نزول القرآن الكريم فترة طويلة إلا وقد تُرْجمت معاني آياته إلى لغات عديدة، غير أنه مع أعمال الترجمة ظهرت طائفة من المشاكل مما تمثَّلت في الطريقة والأسلوب والمحتوى.

تدَّعي أعمالُ الترجمة لمعاني آيات القرآن الكريم بصورة مباشرة أو غير مباشرة والتي أُعدَّت لفهم الكلام الإلهي، أنها فهمت القرآن الكريم وأفهمته بشكل صحيح، ولكن الواقع أن كل من قام بعمل الترجمة لمعاني آيات القرآن الكريم، قد كتب تفسيراً مصغَّراً تناول فيه التحليل للآيات القرآنية وفقاً لمعرفته وعالم تفكيره. كما يمكن تقييم تفاسير مختصرة مثل تفسير الجلالين داخل هذا التصنيف؛ حيث إنه من الممكن القول بأنها نوع من الترجمة لمعاني آيات القرآن الكريم باللغة العربية.

توجد في تركيا أعمال كثيرة من الترجمة لمعاني آيات القرآن الكريم مما يُقدَّر عددها بالمئات، ولكن على الرغم من التقدير لهذه الجهود الهادفة إلى فهم القرآن الكريم، فلن يكون من المبالغة في شيء القول بأن بعضاً من هذه الأعمال التي نُشٍرت مؤخرًا تحديداً، لا تنقل تفسيرات قرآنية اتفق عليها الجمهور، بل تعكس الترجيحات الشخصية لأصحابها. إن قراءة أعمال الترجمة لمعاني آيات القرآن الكريم، تشكِّل تصورات دينية لدى الأشخاص، وتؤدي إلى الظن بأنه يجب الاقتصار على ما تحمله تلك الأعمال من المعاني، وعدم السماح بفهم القرآن الكريم بمعزل عنها. ولا شك أن هذا موضوع خطير يحتاج إلى التقييم والمناقشة.

يتحتَّم علينا أن نعترف بأن المجتمعات التي لا تعرف اللغة العربية، يشكِّلون الحوار مع القرآن الكريم عبر أعمال الترجمة لمعاني آياته. في عصر الحداثة التي يُنظر فيها إلى أن المصدر الرئيسي للدين الإسلامي هو القرآن الكريم، وأن غيره من المصادر يعتبر أقل أهمية، فإن هذا الموقف يتسبب في كسب مؤيدين لشبهة الادعاء بأنه يمكن فهم الدين الإسلامي عن طريق الاعتماد الكلي على أعمال الترجمة لمعاني آيات القرآن الكريم. على الرغم من أن هذا النهج قد يبدو بريئًا في مستهل الأمر، إلا أنه سيضعف الأبعاد الاجتماعية والثقافية والقانونية والأخلاقية للدين الإسلامي بشكل كبير؛ إذ أن هذه الشبهة التي تعدُّ أعمال الترجمة لمعاني القرآن الكريم، والاعتماد الكلي عليها أمراً من الأمور التي تسهِّل فهم الدين الإسلامي، شبهةٌ تعطِّل الدور الحيوي لمصادرَ إسلامية تملأ فجوة مهمة في الدين مما تمثَّلت في السنة والإجماع والقياس والعرف، وتسبِّب في الوقت نفسه داخل المجتمعات الإسلامية في ظهور بيئة فوضوية باسم الدين.

ومن الجدير بالذكر أن فهم القرآن الكريم يجري في يومنا الحاضر في بعض التجمعات على الأقل، بالاعتماد على أعمال الترجمة لمعاني آيات القرآن الكريم، وفي إطار معرفة وخيال ووجهات نظر أصحاب تلك الأعمال، ومع ذلك فإن فهم القران الكريم وتفسيره بصورة صحيحة، وكذلك نقله إلى الحياة هما حالتان متباينتان؛ حيث يشترط في الأول العلم، بينما يشترط في الثاني الصدق والإخلاص.

إن القرآن الكريم كلام إلهي يكثر فيها استخدام الفنون الأدبية، وذلك مثل المجاز والكناية والاستعارة. ويجب أن يتوافق تفسير الآيات القرآنية وترجمة معانيها مع قواعد اللغة العربية، كما يجب للمترجم أن يعرف دقائق اللغة العربية، وأن يكون على شعور تام بأنه يتعامل مع كتاب معجز لا يمكن الاتيان بمثله أبداً.

يتحتَّم على من يريد القيام بأعمال الترجمة لمعاني آيات القرآن، أن تكون لديه معرفة تامة باللغة العربية القديمة، وأن تكون لديه معرفة بالجوانب الوضعية والدلالة للغة العربية في تلك الفترة. وبما ان أن الترجمة ليست نشاطًا يقتصر إجراؤه على لغة واحدة فقط، ينبغي لمن يريد القيام بأعمال الترجمة أن يكون ملماً بقواعد اللغة المصدر "اللغة العربية" إضافة إلى ضرورة الالمام بقواعد اللغة الهدف.

نتوقع من خلال الندوة الدولية التي نعزم على انعقادها تحت عنوان: "أعمال الترجمة لمعاني القرآن الكريم: قضايا وحلول"، أن تناقشوا الموضوعات التالية بوجهات نظر نقدية؛ وذلك أملاً في المساهمة في أعمال الترجمة لمعاني آيات القرآن الكريم التي سيتم نشرها لاحقاً:

Hızlı Erişim